Gezmek İsteyene Bir Bahane: Deplasman
Mesela tuttuğunuz takım Şampiyonlar Ligi’nde deplasmanda oynuyor ya da en basitinden ligde sıradan, alelade sayılan ancak aslında lig şampiyonluğu yolunda önemli bir deplasmana Anadolu’da bir kente gidiyor; işte taraftarın deplasman macerası tam olarak burada başlıyor.
Bilirsiniz, biz (keşfetsene) BeşiktAşlıyız. BeşiktAş’ın Şampiyonlar Ligi’nde Porto deplasmanında muhteşem galibiyetine şahit olup, hafta içi gerçekleşen bu maçı hafta sonu ile birleştirip Porto Gezisi yapmış olmayı çok isterdik her Kara Kartal taraftarı gibi. Veyahut, Türkiye Kupası’nda (sahi bize para vermiyor olsa da, sponsor ismiyle anarsak, Ziraat Türkiye Kupası’nda) Doğu Anadolu deplasmanı için Van gezisi yapsak ne mutlu bize.
İstanbul merkezli ya da Beşiktaş temelli yazdığımıza bakmayın hikayeyi; aslolan herhangi bir renge gönül veren, bir sporseverin ya da futbol severin deplasman macerasını, bir şekilde birkaç günle birleştirip seyahat / gezi / tatil haline getirmesidir. Burada aslen Adanalı oluşumuzdan ibaret; Adana DemirSpor’un olağanüstü taraftarının deplasman hikayelerini de yazmak isterdik hele trenle, ancak işte orası fazla taraflı olurdu, en azından mavi lacivert gibi birbirine yakın, Adana’ya uzak iki sembol rengi birleştirebilirdik de, bu yüzden sabredip, tahammül göstermeniz arz edilir.
2017 – 2018 Şampiyonlar Ligi finali Kiev’de düzenleniyor, bu yüzden Avrupa’nın birçok yerinden özellikle erkek taraftarlar, finaldeki takımlara bakmaksızın Kiev seyahati yapmak için can atıyor. 3-5 günlük bir tatilin içinde Şampiyonlar Ligi Finali’ni eklemek, bir tatil gezisi için büyük atraksiyon.
Aynı şekilde, herhangi bir farklı şehir gezisinin futbol sayesinde uzatılması ya da gitmişken, gidilen şehrin gezilecek görülecek şeylerini yaparken araya tuttuğunuz takımın bir maçını eklemek büyük keyif olmaz mı? Ne destansıdır küçük şehirlerin deplasman tribünleri. Sabahtan akşama yerel yemeklerle mide ziyafet çekerken, akşam saatlerinde bir güzel maç, üzerine kentin gece hayatı noktalarını denemek, güzel bir Cumartesi akşamı geçirmek; hele bir de galibiyet geldiyse. Üstüne geç kalkılan Pazar günü müze ve tarihi yerlerin gezisi, arkasında güzel anılar bırakarak Pazar akşamı eve dönmek. Çubuklusundan, parçalısına; gönül verilen formanın izinde ya da o formayla birlikte kat edilmiş mesafeler, alınmış yeni yollar, galibiyet ya da mağlubiyet sonuçta eğlencesine güzel bir etkinlik ve ister yurt içi deplasmanında, denk gelirsek Avrupa kupasında.
Real Madrid deplasmanı için kim gidip Madrid Gezisi yapmak istemez, hafta sonu ile birleştirip 4-5 günlük. Ya da Avrupa’nın en güzel şehirlerinden Barselona için bu dev futbol kentinde Nou Camp stad gezisi yerine, orada tuttuğumuz takımın bir maçını izlemek.
Turizm türleri, seyahat alışkanlıkları, gezi tercihleri arasında benzer ya da farklı yüzlerce motivatör var, futbol ve diğer sporlar bunların sadece biri ve her gün düzenlenen yüzlerce maç sırasında binlerce taraftar bir yerden bir başka yere gidip, bu popüler eğlence sporunun seyir zevkini yaşıyor. Bunu da kendine bahane eden tüm renklere gönül verenlere selam olsun, takımları başarılarla dolsun. Nice güzel deplasmanlara, yağmurlu günlerin güneşe dönen yüzlerine.
