Hadi Keşfetsene!

Keşfetsene’nin misyonlarından biri seni yola koymak. Evet evet bu kadar açık, densiz, hadsiziz, senin üzerinde hedeflerimiz var. Afili kelimeler kurmaksızın basit bir ifade yeterli bazen, bak: “Gezmek çok güzel!” Ama bir amaç uğruna ama manasızca bir yerlere gitmek, yeni insanlarla tanışmak, görmek, dinlemek, dinlenmek, okumak, arınmak özetle ‘keşfetmek’.

Dünya’yı, canlıları ve kendini.Bizim gibi hobisini süreklileştirenlerin zaten ayakları kaşınmaya başlıyor seyahatlere ara verince. Bir hayalle başlıyor içindeki kaşifle tanışma. İlk flört anlarınız. Daha bir yaklaşmak, kendini bırakmak istiyorsun ona, ama ne bilim, ‘zamanım yok’ diyorsun mesela ya da o beni beğenmez klişelerine sığınıp ‘param yok’ diyorsun, korkuyo’sun bi’.

Gel zaman git zaman yola koyulma fikri kazanıyor bu sonu belli kapışmayı. Çoğunlukla gidilecek yer seçiliyor, direkt “şurayı göreceğim” diyo’sun, kiminde de yeni bir yerlere gideyim gazıyla ucuz uçak bileti fiyatları falan belirliyor rotanı ve gidiyorsun. İçindeki kâşifle olgunluğa erişen ilişkin seni bayağı bayağı mutlu ediyor. Sonra her fırsatta gidiyorsun, gidemesen de bütünleşiyorsun artık içindeki kaşif senle ve değişiyor işte hayat.

Her zaman yemek yediğin yerin dört ilerisindeki dükkanın pizzası da güzeldir aslında. Yaşadığın şehrin hiç gitmediğin mahallesi de yenidir, çaya bir şeker az atmak da, kahveye ilk kez portakal rendelemek de. Her sabah bindiğin otobüsün iki önceki seferinde yeni insanlar vardır çoğu aynı sabah mahmurluğunda; ama farklıdır onlar. Hiç takılmadığın bir barın müzikleri de güzel olabilir, her sabah aynı selamı verip geçtiğin güvenlik görevlisinin hikayesi de en azından bir kez dinlenesidir. 5 sene önce okuduğun kitabın sayfaları bazen yenilenebilir. Belki karnabahar dahi güzeldir, hiç sevmediğin bir içki yepyeni bir masanın dostlarıyla sağlam çakır keyif yapabilir… Her gün önünden geçtiğin apartmanın arkasında belki bir park vardır, hep gördüğün kedinin de mutlaka sevilecek bir yanı.