Sziget Festivali’nin Ardından

 Sziget Müzik Festivali Nasıldı?

Avrupa’nın En Büyük Müzik Festivali’ne gidiyoruz diye duyurmuş, ön bilgilerimizi ve rezervasyon detaylarımızı paylaşmıştık. Döndük, etkisinden anca kurtulabildik ve muhteşem Sziget deneyimini paylaşmanın vakti geldi. Sziget 2015 line up ilgimizi çekerse, ortam, eğlence ve özgürlüklerin müthiş oluşu sebebiyle 2015 Sziget Festivali’ne de gidebilir, tam bir Stizen* olabiliriz. Sziget 2015 ne zaman diyenlere de bildirelim, 10-17 Ağustos 2015’te ve 2015 lie up’ı açıklandı. Sziget nerede? Bildiğiniz gibi Budapeşte‘de.

Daha önce Sziget tecrübemiz olmadan araştırmalarımızla yazdığımız Avrupa’nın en büyük müzik festivaline gidiyoruz başlıklı hazırlık yazımıza ulaşmak için tıklayın;

Sziget Ortamı Nasıldı?

Genel ortamdan bahsediyorsak hiç uzatmayalım; mükemmeldi! Sziget 2014’e resmi rakamlarına göre 415.000 kişi katılmış toplam. Yuh denebilecek bu sayıyı Budapeşte’nin ortasında kurulmuş adada yaratılmış şahane bir ‘şehir’ ortamı ile karşılamışlar. Hiç öyle abartılı lükse kaçmadan her şeyi de düşünmüşler. Ayrıca temizlik ve organizasyon hizmetleri de şahane. Bir tuvalet bozulduğunda üzerine “arızalı” yazan bir kültürden gidip, sabaha kadar yağan yağmurda her yer çamur olunca alana dalan vidanjörleri, iş makinelerini görünce şaşırıyor ve alkışlıyor insan.

Özgürlükler Adası Ne Demekmiş?

Fiziki olarak bir ada olunca “island of freedom” sloganı kolay bulunmuş olsa gerek. Hakkını verebilmişler mi, kendimizce ona bakalım. Tam Avrupai bir ortamdan beklendiği üzere kimse kimseye karışmıyor, bu güzel. Ortada hiç polis, güvenlik v.s. yok, bizler gibi polis gölgesinde eğlenmeye alışmış bir toplum için mutlu edici. Ancak ihtiyaç olduğunda bir yerlerde güvenliği hemen bulabiliyorsunuz bu da takdir edilesi. Ne giymişsin, ne giymemişsin, ne kadar çıplaksın, ortada ne saçmalıyorsun, nasıl eğleniyorsun, başkasına dokunmadığın sürece -kimse de dokunmuyor- kimse karışmıyor. Dünya’nın en abuk kıyafetleriyle gezenler de var, üstsüz takılınan anlar da. Ortamda ot v.s. doğal olarak çok rahat tüketiliyor, içenlerden gördüğümüz kadarıyla tek sorun gelip nereden bulabiliriz diyenler ya da bi’ fırt isteyenler. Uyuşturucu, extasy v.s. de gördük ara ara, bizi ilgilendirmez dedik geçti, tıpkı herkesin her şeye yaptığı gibi. Öyle ki 16+5=21 sahneden (açıklaması aşağıda) Reggae Sahnesinde en öndeki arkadaş ot içiyor, sahneye uzatıyor, Bob Marley kılıklı solist abi sahnede içip ona geri veriyor… Çiftler istedikleri yerde istediği gibi eğleniyor, kızlı erkekli insanlar kendini eğlencenin akışına bırakıyor v.s. v.s… Eşcinseller için evlilik çadırlarından, özel konser ortamına kadar her hak vardı. Bedensel özürlüler için tuvaletlerden konser alanlarına her şey düşünülmüş,Yani elinde bir bıçakla ortada koşturamazsın sanırız -ki ona özgürlük denmez- onun dışında “özgürlükler adası” sloganının hakkı verilmiş.

Sziget Adası’nda Neler Vardı?

1’i Sziget Main Stage, biri dev kapalı çadır olmak üzere 16 sahne vardı. 5 tane de sahne kalitesinde bar & klüp ortamı vardı. Her zevke uygun (Rock, elektronik, pop, metal, jazz, opera, Latin, Roman, etnik, Avrupa, amatör v.s. v.s.) 22 saat müzik yayını vardı. (Detaylar aşağıda) Luıminairum* gibi benzersiz bir kafa ortamı, sürekli eğlenebilecek bir takım aktiviteler, bir sürü sosyal faaliyet ortamı, resim, seramik gibi hobi faaliyetleri, adım başı çeşit çeşit yemekleri servis eden yüzlerce mekan, başlı başına Dünya mutfakları koridoru ile deneyimlenebilecek 6 farklı ülkeden lezzetler + bölgesel kamp alanlarının önünde farklı ülke mutfaklarından lezzetler, makul fiyatlarla her yerde kolaylıkla ulaşılabilen alkollü içkiler, boş boş takılmak için şahane alanlar, ‘chill’ bahçesi, çimlere serilip güneşlenilme imkanı sunan sonsuz doğa, deli gibi yağan yağmurda çadırlara tek damla değdirmeyen koca camping alanları, çoğunda tabii ki sıra olsa da temiz ve sürekli tuvalet kağıdı bulunan tuvaletler, çeşit çeşit spor alanları, sahalar, döviz büroları, alışveriş noktaları, her ihtiyacın cevabı dükkanlar, dövmeciler, eczane, doktor, acil tıbbi yardım, taksi, şehre toplu taşıma…

Sziget’te Performanslar

Bunun için tüm deneyimimizi başlı başına bir yazıda paylaştık. Şahane anlarımızı ve düşüncelerimizi şuradan okuyabilirsiniz:

Sziget’te Eğlence – Konserler Dışı

Günün Partisi: Her akşam 19:00’da ana sahne önünde var. Bir gün “color party” oluyor, Nepal’de katılamadığımız için içimizde kalmıştı, elektronik müzik karşısında binlerce kişiyle dünyamızı renklendirdik, bir gün baloon party oldu çocukluğumuza dönüp sabun köpükleri yaydık, bayrak partisinde tüm Dünya bayrakları Sziget Özgürlük bayrağı altında birleşti v.s. v.s.

Sirk: Bildiğin sirk. Hayvansızı ne mutlu ki. Şovlar, eğlenceler içeride, biz girmedik canımız çekmedi ama ortada birden bire yürüyen uzun bacaklar falan eğlenceli oluyor.

Kendin Çal: Bunun adını biz uydurduk. Ortada küçük bir alanda otuz tane saçma sapan şeyden oluşturulmuş bir alanda özgürce müzik yapıyorsun. Kimsenin profesyonel olmasına gerek yok ama ortaya çıkan ritm hep şahane oluyor. Tamam kabul, sürekli gürültü de diyebiliriz ama çok zevkli.

Yetişkinlere Çocuk Parkı: Böyle koca koca adamlar çocukluğumuzu tekrar yaşayalım diye kocaman gemiler, salıncaklar, tahtaravalliler, hamaklar, adını bilmediğimiz bir şeyler…

Luminairum: Güzel bir kafa. Detaylı aşağıda anlattık ve görselleştirdik, on dakikalık eğlence için birebir keyifli bir ortam.

Sziget Kamp Alanları

Şahane. Birincisi istediğin her yere çadır kurabiliyorsun. O beleş. Ortada saçma sapan herkesin geçtiği bir yere dahi kurabilirsin çadırı, tabii gürültü senin sorunun. İkincisi genel kamp alanları. En sevdiğimiz alan bunların ışıklandırılması oldu. Birinde yıldızların altında yatarmış gibi uyuyorsun çünkü disko topları ve dev ayna yıldızlarla hilaller koymuşlar, çok hafif ışıklar da var, rüzgarla dönüyorlar falan. Naif ve müthiş. Ne karanlık, ne çok aydınlık. Kiminde yılbaşı ağacı süsleri gibi koca koca ağaçlar hatta koca bir orman ışıklandırılmış, bildiğin mutlu oluyorsun altından geçip çadırına ilerlerken, ya da çadırın kapısında sohbet ederken. Kiminde fotoğraflardan gördüğünüz farklı ambianslar. Çok şey denenmiş ve hepsini de çok beğendik. Üçüncü seçenek özel kamp alanları. 24 saat sıcak sulu duşlar, wi-fi (ne yazık ki çalışmıyordu) ve ekstra güvenlik(ne gerekse) barındıran dışarıdan giriş çıkışa kapalı alanlar. Biz bunu almıştık (Kişi başı ekstra 69 Euro) bir daha da gidersek alamayız. Gerçekten hiç gerek yokmuş. Dışarıdaki çok arkadaşımızla konuştuk, duş sırası dışında hiçbir gereklilik yok. Dördüncü seçenek VIP Kamp. Bu böyle içinde havuz (bildiğin yüzme havuzu) ortam ve adanın tersine 24 saat müzik olan, ekstra güvenlikli kapalı bir alan. Ciddi fiyat farkı var ve biletler satışa çıktığı an tükeniyor. Özel bir deneyim olabilir ama ortalarda çamurlarda debelenmek daha zevkli. O paraya da 5 kez özel havuza gidilip üzerine gelecek senenin Sziget biletleri alınır.

Sziget İçin Şehir Demiştik

Evet bu duyguyu hissettik. Fiziki olarak zaten şehir, onu anlattık hafif de, hi acayip. Çadır alanımız festival alanının bir köşesindeydi, böyle komşularımız vardı falan neyse, sabah uyanıyorsun hadi şehre inelim diyorsun, mahallenin barından kahveni kruvasanını alıyorsun ya da oturup İtalyan lokantanda yemek yiyebilirsin, neyse böyle 10 dakika falan yürüyüp (bisiklet de kiralanıyor) bir aktivite alanına geliyorsun, katılmak istediğin etkinliğe katılıyorsun bu kimi zaman bir erken konser oluyor, kimi zaman bir gösteri. İstersen sinemaya gidiyorsun, sonra meeting pointlerden birinde arkadaşlarınla toplaşıyorsun, hadi bi’ kadeh bir şey içelim deyip chill garden’a gidip yayılıyorsun, akşamdan kalmalığın çıkıyor, hadi spora diyorsun istediğin etkinliğe katılıyorsun, (futbol, basketbol, ayak bilardosu, tenis, beach volley v.s.) aaa diyor bir arkadaşın, “akşama meydana Skrillex geliyormuş ona gidelim” sen de diyorsun tamam, Placebo konserinin üzerine gideriz. Adamlar Placebo’yu ön grup olarak çıkarıyor falan.

Sonra akşam yemeğine Hint mi yesek Venezüella mı diyorsun falan, yemekten sonra konserlerin bir kısmına geçiyorsun ‘şehrin meydanına’. Artık hava da kararmışken hadi geceye elektronik müzikle devam edelim deyip dev çadıra yürüyorsun, çok tanınmış djler v.s. çıkıyor, gece 3’te sıkıldın mı hadi yerel takılalım deyip Roman Havası konserlerine geçiyorsun bir başka kulübe, oradan reggea barda sabahı ediyorsun, güneşin ilk ışıklarında şehrin diğer ucuna beach’e gidelim diyorsun falan, sonra uyuyorsun, yeni günde bir önceki 5 günde de hiç yapmadığın şeyleri yapıyorsun şehrinin hiç keşfetmediğin noktalarında, jazz konserine gidiyorsun, sosyal sorumluluk projelerini inceliyorsun, oyun oynamaya gidiyorsun, bungee jumping yapıyorsun, luminarium’a katılıyorsun aaa diyorsun kasabamızda trans partisi var, deli gibi gösteriler oluyormuş diyorsun, sirk sırasına giriyorsun, hadi bugün seramik yapalım deyip çamurla oynuyorsun, dönme dolaba biniyorsun, atlıyorsun, kaçıyorsun, uçuyorsun, kopuyorsun v.s. v.s….

Luminarium Nedir?

Luminarium mimari harika bi’ kafa projesi’ bir nevi sanat eseridir. Tamamen yumuşak şişme bir ortamda birçok piramit alanın labirentlerle birbirine bağlandığı, içinde hafif loş led ışıkların olduğu, serin kendini yenilediğin, çıplak ayakla gezilen bir ortamdır. Yazarak ve konuşarak anlatılamadığını, konuştuğumuz arkadaşlarımızdan anladık, fotoğraflara bakın lütfen. İçine giriyorsunuz, Sziget’te 10 dakika kadar süreniz var (Genelde de 3 saatlik sıra var ne yazık ki) içeride dinleniyorsun. Kafanız güzelse tribal etki yaratıyor, her türlü ise keyifli bir dinlence molası oluyor. Hoş bir şey. Şaşırtıcıdır geceleri de sönüyor (indiriliyor) Sabah tekrar şişiyor.

Sziget İklimi / Budapeşte Hava Durumu

Budapeşte Gezi Notlarımızda da daha önce de yazmıştık “hava durumu dengesiz”. Tipik orta Avrupa iklimi olarak pişerek başladığınız bir günü sırılsıklam sonlandırabiliyoruz. Festival dönüşü biz de 11 arkadaşımız da hasta oldu. (Olmayanlar da var) Her an yağmur gelebiliyor ve -ne mutlu ki- betonlaşma olmadığı için çamur hayatın bir parçası. Yalnız organizasyonu da tebrik edelim gece topuklara kadar çamur olan alana sabaha karşı vidanjörler, iş makineleri giriyor ortam pırıl pırıl oluyor tekrar. Sonra yağmur yine başlıyor falan filan… Gelecek yıllarda da gideceklere en önemli öneri çok mevsimlik kıyafetler, yedek ayakkabı, terlik ve çoraplar atın çantaya.

Sziget’te Yemekler?

Yukarıda detaylı anlattık her zevke uygun çok çeşitli bol alternatifli ve kolay erişilebilir yiyecek alternatiflerine 24 saat ulaşmak mümkün. Eksik var mıydı, bizler için çay özlem sebebi oldu tabii ki, onun dışında doymanın ötesinde 10 farklı ülkeden yerel ve uluslararası lezzetler tatmak mümkün.

Sziget Festival Fiyatları

Bilet fiyatları ve genel maliyet öngörümüzü Sziget’e gidiyoruz başlığında gitmeden yazmıştık. Şimdi güncel durumdan bahsetmek gerekirse Sziget’in felsefesi gereği her şey oldukça makul fiyatlarlaydı. Elbette bir festivale giderken çok ucuz olmasını bekleyemeyiz, Budapeşte’ye göre tabii ki bi’ tık pahalıydı ancak bizdeki basit bir konserden de ucuzdu. 2014 fiyatları ile Sziget 2015 için öngörüde bulunabilirsiniz, çünkü eski yıllara göre de çok değişmemiş.

• Bira 2 Euro’nun altındaydı. (Yerel HUF kullanıyor)
• Yemekler; 4 Euro – 10 Euro arası değişiyor. Fena doyurucu Macar usulü büyük porsiyonlar.
• Ağır alkollü içkiler (Votka, viski, kokteyller v.s.) 4-5 Euro arası değişiyor diyebiliriz.
• Sziget Eye biniş fiyatı (Dönme dolap) 12 Euro
• Sziget T-shirtler (çok çeşitli) 18 Euro civarı.

Sziget Toplam Bütçe

Türkiye’den Budapeşte’ye uçak biletleri (Gidiş, dönüş) + haftalık festival bileti + birinci derece özel kamp alanı + 5 günlük yeme içme + her gün limitsize yakın keyifli içki, bol bol eğlence, hiçbir şeyden eksik kalmamaca falan bize 2000 TL’nin biraz altına patladı. (Dönemin kuru ile 700 Euro) Detaylar için daha önceki yazıya bakın.

Sziget’in Felsefesi

Sziget’in felsefesinde eğlence ve özgürlük yatıyor. Bunu yaparken de çok para ve şatafat gerekmez diyorlar. Hakkını da veriyorlar. Naif ve makul süslemeler, partiler ve line up ile oldukça keyifli bir ortam yapmışlar ve çok ucuz olmasa da fiyatlar uçmuyor, daha ‘erişilebilir’ oluyor.

Bir Daha Sziget’e Gider Miyiz?

Tabii ki… Sziget olur başka festival olur, bu iş neymiş, nasıl yaşanır nasıl eğlenilir görmüş olduk. İyi bir deneyimdi, mutlaka tekrarlarız diye düşünüyoruz.

Sziget Line up Performansları Nasıldı?

Hemen şu linkte ulaşacağınız sayfada. Bir göz atın deriz.