ÜLKELERİ İÇİNE SIĞDIRAN SİTE: KEŞFETSENE
Türkiye’nin lider şehirler arası otobüs firmalarından Kamil Koç’un otobüs içinde ve terminallerinde ücretsiz sunulan aylık gezi, kültür ve yaşam dergisi Yolculuk’un şubat 2015 tarihli 128’inci sayısına 5 sayfalık geniş bir röportajla konuk olduk. Burçin Yılmaz imzalı röportajımıza şubat 2015 boyunca otobüslerden ulaşabileceğiniz gibi elektronik ortamda da her zamanki gibi Keşfetsene üzerinden okuyabilirsiniz.Derginin içinde geniş bir Türkiye müzeleri dosyası, funfiction konusu, geniş kültür sanat yazıları ve bizimle birlikte Safiye Soyman, Faik Öztürk röportajı da yer alıyor.
Aynı derginin iki önceki sayısında da bir tanıtımımız yayınlanmıştı. O da şurada tık tık.
- Gezi tutkunuz Keşfetsene.com’a nasıl ve ne zaman dönüştü?
Genelde tur şirketlerinden bağımsız kendi kendimize seyahatlerimizi gerçekleştirdiğimiz ve bunu çok düşük bütçelerle yaptığımız için arkadaşlarımızdan sürekli sorular geliyordu. Hem nasıl giderim, nereyi gezelim soruları hem de ucuz bilet ve konaklama soruları. Benzer cevapları tek tek yazmak yerine, sorana internet adresimizi göndeririz, diye Keşfetsene’yi yayınlamaya karar verdik. Her gün binlerce okura hitap ediyor, sorularına birlikte yanıt arıyoruz. başlangıçta sevgili Burak Ardalı ve Eray Aydoğdu’nun teknik dokunuşları oldu. Sitenin açılışı 30 Ekim 2013, yani çok genç bir gezi bloguyuz.
- Ziyaretçileriniz sitede neler bulabilir?
Yaşanmışlık bulabilirler. Gezi konusunda hayal ettiklerinden fazlasını yapabileceklerini görüp, yardıma ihtiyaç duyduklarında bizim neyi nasıl yaptığımızı bulabilirler. Düşük bütçe ile seyahatin altın kurallarını, seyahat bütçesinin yönetimini, ekonomik ulaşım, konaklama ve yeme içmenin yöntemlerini ve alternatif bilgileri okuyabilirler. Gezdiğimiz yerlerle ilgili şehir ve gezi notlarını paylaştığımız, ipuçlarını ve yerel deneyimleri yazdığımız güncel şehir rehberlerinden rotalarını belirleyebilirler.
- Sitenizde her şeyden önce ekonomik olması koşuluna göre hareket ediyorsunuz. Gerçekten de az parayla çok yer gezilebilir mi?
Evet, biz de akranları kadar kazanan, orta gelir grubunda beyaz yakalı iki çalışanız. Hayat bize daha çok kazandırmıyorsa da en azından daha az harcamayı öğretti. Bu konuda da iddialıyız, eğer bir tur şirketiyle klasik gezilere alışmışsanız, Keşfetsene’de iki gün yarımşar saat okuma yaparsanız bir sonraki gezinizde. en az %30 kâr edersiniz. Bunun için biraz hayata bakış açınızı değiştirmek ve biraz da cesur olmak şart. 5 yıldızlı oteller güzeldir, lakin gerçek bir gezi yapıyorsanız gecenin bir saatinde otele yatmaya girip, sabah erken kalkıp çıkacaksınızdır dolayısıyla neye tam ihtiyacınız olduğunu fark etmeniz lazım. Sadece güvenli, temiz, merkezi bir yatak yeter bizlere göre. İstanbul’dan hafta sonu bir yere gidip p.tesi dönecek şekilde 1000 Dolara tatil yapabilirsiniz, lüks de olur biraz. Ancak aynı parayla 15 gün, 6 ülke gezebilirsiniz.
- Sizin de çok sevdiğiniz, backpacker (sırtçantalı) ruhu nedir?
İhtiyaçların küçülmesi, vizyonun gelişmesidir. Azla yetinmek, paylaşmak, kendi sorumluluğunu taşımak gereklilikleri, merak, keşfetme duygusu ve açıklıkla birleşiyor. Çantanıza çok şey almalısınız, birçok ihtiyacınız var görülüyor, ancak aldığınız her gram size yük olarak geri dönüyor çünkü o çantayı siz taşıyorsunuz. Gittikçe de ağırlaşıyor. Aynı hayat gibi işte. Daha çok istediğiniz ve elde ettiğiniz her şeyin, külfeti de sizin oluyor. Ne kadarını taşıyabilecekseniz, o kadarını önceliklendirmeyi öğrenirsiniz backpacker kültürü ile. Yoldayken de, gündelik hayatta da, yaşamımızda da.
- Gezilerinizde özel olarak etkilendiğiniz ülke, şehir ya da bir mekân var mı?
Ülke olarak Nepal, İspanya, Lübnan ve Hindistan etkileyiciydi. Mumbai, Barselona, Roma, Londra, Berlin şaşırtıcı şehirler. Burada yaşadığımız için unutuyoruz ama İstanbul gerçekten farklı bir deneyim Dünya üzerinde. Tunus’taki Chott El Jerid tuz gölü, Roma’da Fontani di Trevi, Delhi’de Swaminarayan Akshardham Tapınağı, Ürdün’de Petra Antik Kenti, Barselona’da La Sagra De Familia, Türkiye’den Efes, Kapadokya, Sümela büyüleyici mekanlar. 4 metrekare evlerde 6-8 kişilik nüfusun yaşadığı 1,5 milyonluk Mumbai gettoları, herkesin birliktelik kültürünü sonuna kadar yaşadığı Hatay Vakıflı Köyü toplumsal olarak etkileyici. İtalya, Hatay, Beyrut, Antep, Adana, Tayland,Yunanistan mutfakları da kesinlikle özel tatlar yaşattı bize.
- Her gezginin karşı karşıya kaldığı bir soru: Aklınızdan çıkmayacak ortak bir maceranızı anlatır mısınız?
Bizim için zor bir soru. Çok an ve anı var. Yılbaşına için 5 günlüğüne Lübnan’a gitmiştik, kusursuz bir birikimi olan bir ülke ve her dakika bizi etkiledi. Bir gece bakkaldan bozma bir liman kafesinin önündeki masada otururken üstü başı mütevazı, bakımsız sakallı, orta yaşta bir amca yanımıza yaklaştı, ikimiz de “serserinin biri” diye düşünmüşüz, İngilizce bildiğine bile şüphe ettik hatta, ama sonra sohbet bir başladı, 5 saat kadar orada oturduk, 4 dil bilen emekli bir öğretmendi amca, Türkiye’nin Ermeni sorunundan, İsrail’in bölgeye yerleşmesine, Michael Jackson’un müzikteki yerine, Osmanlı, Türk, Arap mutfağının yemeklerine kadar çok konuda sohbet ettik ve o öğretmen entelektüel birikimi ile bizi utandırdı. İnsan ön yargılarını yanında taşıyor. O öğretmene daha soğuk yaklaşsaydık veya o bizden vazgeçseydi bu müthiş hatırayı yaşamıyor olacaktık.
- Sizce insan neden gezmeli?
Eğitim sistemini değiştiremediğinize göre kitaplar, belgeseller ve seyahat size bir şeyler öğretir. En etkili ve eğlenceli olanı da gezmektir. Gezerken ne arıyorsanız onu bulabilirsiniz, büyürsünüz, öğrenirsiniz ve ileri aşamada ne kadar küçük olduğunuzu görürsünüz. Tunus’ta Sahra Çölü’nün ortasında Bedevi çadırında uyurken sonsuzluğun üstünde ve altındaydık. Kum tepelerinin arkası görünmüyor, gidip baktığınızda ise yenileri var, elektrik ve aydınlatma olmadığı için gökyüzü sonsuz ve yıldızlar ışıl ışıl, orada ne kadar küçük bir varlık olduğumuzu görüyorsunuz. Aynı şekilde Katar’a gittiğimizde bu kadar küçük varlıklar olarak yani ‘insan’ olarak ne kadar büyük işler yaptığımızı görüp “ne gerek var” sorusunu sorguluyorsunuz. Stockholm’e gittiğinizde o da insan ben de deyip hayıflanıyorsunuz, Hindistan’ın arka sokaklarında gezerken aynı denklemden dolayı şükrediyorsunuz. Sayısız nedenle insan gezmeli, bir süre sonra kendi nedeniniz ortaya çıkacaktır.
- Yurt dışı için gezi hazırlığında olanlar programa nereden başlamalı?
İyi okuma ve araştırmadan başlamalı. 2 günlük seyahat için 4 akşam kaynak okuyabilirsiniz. Keşfetsene.com dışında çok sayıda Türkçe gezi blogu ve yabancı seyahat kaynağı bulunuyor ve bu kaynaklar size her bilgiyi sizlere sunuyor. Yerel sinema ve geleneksel altı sanat dalı gideceğimiz yerle ilgili güzel birer birikim sunar baştan bize. Gezmek için neresi diyorsanız kesinlikle uzaklar ve yerel kültürler önceliğiniz olsun deriz. Doğal kaynakları da kurutuyoruz hep birlikte, dolayısıyla şu an gitmeyi düşündüğünüz bir yer 10 yıl sonra olmayabilir. Güney Amerika, Güney Asya, Orta Afrika nev-i şahsına münhasır yerler. Özel deneyimler için her zaman hayal kurulmalı ve hayali gerçekleştirmek için plan yapılmalı.
- Ödüllerinize değinmeden geçmeyelim: Altın Örümcek’te birincilik, Momondo En İyi Seyahat Blogu. Keşfetsene’nin kısa sürede bu denli ses getireceğini düşünmüş müydünüz?
Keşfetsene, ciddi emek ve zaman harcadığımız bir yayın ve ne mutlu ki buralara geldi. Ne kadar başarılı onu bilemeyiz ama ödüller, ziyaretler, yorumlar bu konuda bir kriter Aynı zamanda ödüllü bir blog olmak, kalite konusunda üzerinize yük de bindiriyor. Daha iyi yapmak, en azından mevcut kaliteyi korumak zorundasınız. Bir yılda bunları kazanmak bizi Keşfetsene’ye de daha çok bağlıyor.
- Şu an yolda olanlar için ne söylemek istersiniz?
Yolda olmak çok güzeldir. İş için, arkadaş & aile ziyareti için, tatil için ne sebeple olursa olsun seyahat ediyorsunuz, bir sonraki için hayal kurarken “kendiniz için seyahat” hayali kurun ve eve dönünce müsait olduğunuzda hemen plan yapın. Üç büyük dert var. Bütçe yetersizliği, zaman yetersizliği ve sizin kendinize özel bahaneniz. Boş verin üçü de hallolur ve hiçbir şey sanıldığı kadar zor değil. Çıkın, deneyin, dönünce en kötü birkaç gün ve biraz para kaybetmiş olursunuz, ama kayıplarınıza değil kazançlarınıza bakarsanız bambaşka bir dünya sizi bekliyor olacaktır. Keşfetsene ile de yorum, düşünce ve anılarınızı paylaşmayı unutmayın.